
Bu bulutlu-soğuk havada otobüse binip yağmur trafiğine katlanırken yapılabilecek en güzel şey, yanınızda uyumaya çalışan arkadaşınızı kulaklıktan dinlediğiniz şarkıya aptal dans hareketleri ile eşlik etmek sureti ile uyandırıp size gülmesini sağlamaktır. Eğer benimle aynı kafadaysanız tabi.
Ve yine bu bulutlu-soğuk havada yurt odanızda yıkılı kaldıysanız, bilin ki yüce varlık (artık isterseniz Allah deyin isterseniz Tanrı isterseniz The İnek) sizi o odaya sadece tek bir amaç için tıkmıştır - dünyayı siz kurtaracağınız için "o gün" gelmeden hazırlanmaya bir fırsattır bu gün. Ve sizin yegane göreviniz dünya üzerinde yazılmış makalelerin hepsini okumaktır. Yani, o gün içerisinde bir-iki tane okusanız da olur. Ya benim gibi bu ilahi işareti alır ve hemen sütlü bir kahve hazırlayıp masanızın başına geçersiniz, ya da yine benim gibi yarım saat geçtikten sonra ilahi gücün değil sevgilinizin çağrısına uyup İstinye Park'a geçersiniz!!
Yağmurlu-bulutlu-soğuk havanın etkisini gece çöktüğünde farketmeyeceğimizi biliyoruz - bulut olsa ne yazar, zaten bu ışık kirliliği içerisinde gökyüzündeki yıldızlara bakmaya yeltenemiyoruz bile! Bu sebeple bu gece elbette ki partiye gidiyorum - elbisemi İstinye Park'a gittiğimde aldım. Tonight's gonna be a good night!!
Önerim: dersler ağırlaşmadan, vizelerin baskısı üzerinize çökmeden, arkadaşlarınızla bir sömestr tatili sonrası yeniden buluşmuşkene, anı kaçırmayın! Bu gece hepinizi görmek istiyorum partide, yoklama alacağım!!!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder